Olympos Antik Kenti Antalya'nın batısında Kumluca İlçesi sınırları içerisinde yer alan önemli liman kentidir. Şehir adını, 16. km kuzeyinde bulunan Torosların uzantısı 2375 m. yüksekliğe sahip Tahtalı Dağı'ndan alır. Antalya Kumluca Karayolu üstünden iki girişi vardır. Finike, Kumluca tarafından gelindiğinde Adrasan girişi, Antalya, Kemer yönünden gelince ise Olimpos girişinin kullanılması zamandan tasarruf sağlayacaktır. Antik kentin Antalya'ya uzaklığı 87 km, Kumluca'ya uzaklığı ise 28 km dir.
Kentin girişine orman ve pansiyonların içinden geçerek ulaşılır. Giriş ücretlidir, Müzekart geçerlidir. Eğer ziyaretinizi yaz aylarında yapıyorsanız kentin içinden geçilerek ulaşılan mükemmel Olimpos Plajında yüzmeyi unutmayınız. Kazı çalışmaları devam eden antik kentte yaz aylarında temizlenmemiş çalılıklı bölümlerde yılanlara dikkat ediniz.
Kesin kuruluş tarihi bilinmemekle birlikte İ.Ö.167-168 yıllarında basılan Likya Birlik sikkelerinde adı geçen Olympos, Likya Birliği'nde üç oy hakkına sahip 6 şehirden biridir. Birlik'te Likya'nın doğusunu temsil etmiştir. Kentin günümüze ulaşmış kalıntılarının çoğu orman içinde ağaç ve çalılarla örtülü olup, Helenistik, Roma Bizans dönemlerine aittir.
Olympos'un günümüze kadar ulaşmış kalıntıları genellikle doğudan batıya doğru denize akan bir ırmağın ağzında ve her iki yakasına dağılmıştır. Antik dönemde kenti ikiye bölen nehir yatağı bir kanal içine alınarak her iki yakası da iskele olarak kullanılmış ve köprü ile birbirine bağlanmıştır. Köprünün bir ayağı yerinde durmaktadır ve günümüze ulaşmıştır. Güney kıyıda, Hellenistik dönemin çokgen örgülü duvarı ile yanındaki Roma ve Bizans onarımlarını işaret eden bölümü görülmektedir. Nehir ağzına yakın bir yerde küçük ve dik akropolde geç dönemlerden kalan yapı kalıntıları yer alır. Irmağın güney kıyısındaki Hellenistik temelli ve Roma onarımlı küçük tiyatro oldukça harap olup, girişin bir yanı iyi korunmuş durumdadır. Şehrin görülebilir diğer önemli yapısı ise ırmak ağzının 150 m. batısında yer alan tapınak kapısıdır. İon düzeninde küçük bir tapınağa ait olduğu mimari parçalardan, Roma imparatoru Marcus Aurellius (İ.S. 172-173) adına yapıldığı da kapı önündeki heykel kaidesinden anlaşılmaktadır.
Kalıntılar arasında en ilginci Antalya Müzesince yürütülen kazılarla gün ışığına çıkarılmış olan "Kaptan Eudomus'un lahdidir". Plaja giderken nehir ağzının hemen yanında kayalığın oyuğunda yer alan lahit hem duygu dolu şiirsel ithaf yazıtında kaptanın adını vermesi, hem de uzun kenarındaki gemi kabartmasında gemisinin şeklini vermesi açısından da büyük önem göstermektedir.